İç mekan tasarımında "ne için tasarlıyoruz" sorusu ile beraber "kim için tasarlıyoruz" sorusu da önemlidir. Mekandaki huzurun temel öğesi kullanıcıda yarattığı aidiyetlik hissidir. Bu nedenle iç mekan tasarımı daha çok kullanıcı odaklı olup, ihtiyaç ve taleplerin davranışsal ve duygusal deneyimlerle harmanlandığı etkin ve verimli kullanımın estetik değerlerle buluştuğu mimarlık alanıdır.
DMT Mimarlık kullanıcıyı tasarımın merkezine alıp yaşam senaryosunu, ihtiyaçları, talepleri belirler, hatta ötesine geçerek kullanıcıyı tasarım sürecinin içine dahil edip mekanın kişiye ait akış ve ruha sahip olmasını sağlar. Mekanda sizin için estetik ve ergonomik çözümler üreten ekibimiz beklentilerinizin ve farkındalıklarınızın ötesinde projeler üretmektedir.
Restorasyon ile yapıları hayata döndürüyoruz.
Bakımsız kalmış, bozulmuş tarihi yapıların özgün mimari niteliklerini koruyarak ya da yeniden kazandırarak modernize etmek mümkündür. Tarihi binanın özgün detayları proje aşamasında belirlenir, uzmanların ve denetim kurumlarının yapılacak her türlü müdahaleyi onaylaması gerekir. Bu nedenle projede tanımlanacak her işlem, yapıda bulunan izler, tarihi durumunu gösteren fotoğraflar, benzer yapılar ile karşılaştırarak kurgulanır.
Gerekirse yine izin alarak yüzey araştırması yapılır. Baştan yapmak yerine, onarımla düzeltmek her zaman daha iyi bir çözümdür. Ancak statik gereksinimler genellikle onarımdan öte bir müdahaleyi gerektirir. Tarihi yapılarda koruma sadece görünüşte kalmamalıdır, geleneksel yapım sistemlerinin ve geleneksel detayların da korunması anlamına da gelir. Doğru restorasyon yaklaşımı ve gelenekten gelen özelliklerin korunması her açıdan tarihi yapılara ve iç mekanlara değer katar. İç mekanların restorasyonunda yapının mimari özelikleri korunmalı, dekorasyonla ilgili tasarımlar bu özelliklerle uyumlu bir şekilde düşünülmelidir.